Etiket arşivi: yazlık

99. Çanakkale Şehitlere Saygı Turu 3. Gün

3 Nisan 2014 Perşembe

Altınoluk – Behramkale – Gülpınar- Tavaklı

(Kör arkadaşlar için betimleme yapılmıştır)

 

Gitmek

Gitmek. Bir hançeri inceltip

Okyanusa daldırmak isteği

Ya da düşebilmek atlasların

Dışına ki ey kalbim

Yalnızsın bu yolculukta da

Gitmek. O kaos duygusu, aklın

Sarsıntılarla yorgun düşüşü

Bilincin kamaşması belki de.

Rehin bırakılacak bir şey yok

Unuttuklarından başka.

Gitmek. Bir büyü gibi saran

Ağrılar yumağı, kışkırtılmış

Düşlerdir ki sen şimdi

Esirgeme kendini kalbim

Kederin o derin yalnızlığından

Ahmet Telli

Öne çıkan görsel, Kıvrılarak giden düz yolda 15 bisikletçi.

030420145880

Genellikle çadırımın girişini güneşin doğduğu tarafa kurmak alışkanlık oldu. Sabah uyandıktan sonra ilk olarak güneşin ışıkları çadırımın içine dolması güne iyi başlamama neden oluyor. Hele bir de deniz önünde ise yaşanacak gün daha da iyi olacağına inanıyorum. Deniz kıyısında bisikletim KUZ ve ufukta doğmuş Güneş.

030420145842

Güneş öyle gösteriyor ki havanın açık olması yüksek bir ihtimal. Bisikletin gidonu, üzerinde Güneş doğmuş, yükselmekte. Güneşin yanında dik yamaçlı dağ. Gidonda İzmir bisiklet derneği plakası var.

030420145843

Arkadaşların hepsi uyanıyor, kahvaltının ardından kahve içilir doğrusu. Bir fincan kahve içerek güne başlamalısınız. Dört kişi oturmuş kahve içerken çekiyorlar. Resimde Mustafa, Selahattin, İrfan ve ben varım.

030420145844

Herkesin toplanıp hazır hale gelmesi fazla uzun sürmüyor. Güneş fazla yükselmeden yola çıkıyoruz. Bir süre ana yoldan gideceğiz, başka yol yok. Sabah erken olduğundan trafik te o kadar yoğun değil. İki kişi bisiklet sürüyor yol kıyısında.

030420145845

Çanakkale il sınırına girmiş bulunmaktayız. Asfalt kaymak gibi olunca yolda gitmek hızlı oluyor. Sahil şeridi o kadar işgal edilmiş ki beldenin biri bitiyor diğeri başlıyor. Binalar tüm kıyıyı sarmış durumda, Yazlık, yazlık, çoğu bina boş. Yaz gelecek te tatilin bir kısmını buralarda geçirecekler insanlar. Yada işlerinden dolayı gelemeyecekler bu yaz. Yazlıklar ölü yatırım ne yazık ki.. Tabelalarda; Çanakkale il sınırı, Karayolları 142. şube sınırı ve en altta Altınoluk, üzeri çapraz kırmızı şerit çizilerek Altınoluk beldesinin bittiğini gösteriyor.

030420145851

Arkadaşlar yol kıyısında sürmeye devam ediyorlar. Dört kişiyi çekiyorum bisiklet sürerken.

030420145849

Küçükkuyu köyüne geldik.

030420145852

Arkadaşlar önümüzdeki benzin istasyonuna girdiklerini görüyorum. Ben de arkalarından gireceğim. İhtiyaç molası vermek gerek.

030420145853

Elbet bir gün tabelada görünen Zeus altarını göreceğim. Merak ta ediyorum ne var diye ama grubu oraya yönlendirmeden yola devam ediyoruz. Keşfedilmemiş yer olarak kalsın şimdilik. Hepsini görürsek gezmenin anlamı kalmaz. Sadece Zeus Altarı tabelasını çekmek isterdim. Tabelanın etrafı öyle dolmuş ki tam Arabesk bir resim ortaya çıkıyor.

030420145854

Nihayet yol ayrımına varıyoruz. Asos üzerinden gideceğiz. Arkadaşlar dikkatlice sola doğru dönüyorlar.

030420145855

Yol biraz mıcırlı olsa da kalabalık araç trafiğinde kurtulmuş oluyoruz böylece. Çanakkale yolundan sola doğru sapıyoruz. Kahverengi tabelada sola ok işareti, Behramkale (Assos) yazılmış.

030420145856

Yol bizim için gayet iyi durumda. Birbirimizden kopmadan gayet iyi gidiyoruz. Deniz solumuzda, neredeyse deniz seviyesinde gidiyoruz.

030420145858

Şimdilik deniz seviyesinde gidiyoruz, Sağdaki yamaçta çam ağaçları, solda deniz ve uzun görünen yol.

030420145860

Yolda EBİT grubu ile karşılaşıyoruz. Ege üniversitesi öğrencileri her yıl Çanakkale şehitlerine pedallıyorlar. Grup düzgün bir biçimde tek sıra olmuş durumda bizleri geçiyor. Nasıl olsa Çanakkale de buluşacağız. Grubu olduğu gibi çekiyorum önden.

030420145863

Sorumsuz arkadaşım bana sürpriz yapıyor. Kornanın hava basan lastik topunu veriyor. Farkında olmadan düşmüş ve önde olması gereken öncümüz İrfan arkadan gelerek kornanın topunu vererek sevinmeme neden oluyor. Düşen topa bir çare düşünmek gerek.. Elçek resim çekiyorum ikimizi. Gözümüzde güneş gözlükleri gülümsüyoruz kameraya.

030420145864

Sezon henüz açılmadığından boş olan iskelede mola vererek biraz dinlenmek gerek. İskelede oturup ayaklarını sarkıtan bir kaç dengesizin resmini çekiyorum. Can, İrfan ve Aycan ayaklarını aşağı sarkıtmış durumda bana bakıyorlar.

030420145866

Sahilde ilginç yerlerin resmini çekiyorum bu ara. Çakıl taşları rengarenk, kıyıya vuran dalgalar henüz çakılları kuma dönüştürmemiş. Daha binlerce yıl dalgaların kıyıları allak bullak etmesi gerek. Denizde kalmış kaya çıkıntıları dalgalara karşı direnmekte. Sahil böylece uzayıp gidiyor.

030420145867

Bu da denizde kalmış dikit kaya, denize ve dalgalara tek başına direniyor ve hala ayakta.

030420145868

Uzayıp giden sahil hafif kıvrılmış, ileride küçük bir iskele görülüyor.

030420145870

Behramkale’ye az kaldı, bir süre daha deniz kıyısında gideceğiz. Daha sonra Behramkale’ye doğru tırmanışa  başlayacağız. Tabelalarda iki yöne de işaretlenmiş, iki yön de aynı yere çıkıyor. Berhamkale (Assos) 14 Km, İskele (Antik liman) 16 Km, Kadırga koyu 12 Km. Soldan binek arabalar için, sağ taraf otobüs ve minibüsler için belirtilmiş.

030420145871

İki dengesiz oynamaya başladı birden tepenin üzerinde. Biri Can biri İrfan Kollarını kaldırmış olarak oynuyorlar.

030420145873

Daha sonra İrfan tek başına oynamaya başladı. Sanırım yukarıda Can müzik açmış müzik ile tempolu olarak oynuyor. İşte öylece oynarken birden bire İrfanın arkaya doğru gidip ayaklarını havada görüp gözden kaybolunca eyvah İrfan gitti diye çok korktum. Ben bisikleti yol kıyısına atarak yanına gitmeye başlarken birden bire İrfan göründü tepede. Benle dalga geçiyor diye düşünerek korkum birden öfkeye dönüşerek taş atmaya başladım. Tepeye varınca olanları anlattı İrfan. Oynarken arkaya doğru 2 metrelik yerden aşağı ters takla atarak düşmüş. Taklayı atınca ayakları üzerine düşmüş, herhangi bir şey olmamış. Durumu anlayınca öfkem de geçti ama korku bana yetti. Birden bire nallarını havada görünce yüreğimin yağları eridi resmen. Çok korkmuştum çok…

030420145872

Arada lastik patlağı da olmasa mola vermeyecektik. Lastik patlağı onarılıncaya kadar biraz dinlenmek iyi geliyor. Atilla Akagündüz arka lastiğini kontrol ediyor diken var mı diye. İç lastik yerde.

030420145874

Lastik onarılırken tepeden bir kaç resim çekmek gerekti. Yavaş yavaş yükselmeye başladık. Denizden de uzaklaşıyoruz. Tepe üzerinde  Deniz ve uzaklara kadar kıyıyı çekiyorum.

030420145875

Diğer tarafta, aşağıda yol kıyısında bisikletimi attığım gibi duruyor.

030420145876

Bazen güzel bir yerde olmanın resmini çekiyorum tüm arkadaşları. Küçük bir su birikintisinin önünde 14 kişiyi çekiyorum. Sadece bir tane bisiklet var solda. O da Ay yıldızlı Mustafa’nın bisikleti.

030420145877

İri siyah karıncalar baharın güzelliğine aldırmadan çalışmaya devam ediyorlar durmaksızın. Kış aylarına daha çok olmasına rağmen yiyecek toplamaları şaşırtıcı. Çakıl taşları arasında giden karınca konvoyu.

030420145878

Bazı küçük su birikintileri güzel yansımaları içinde barındırması seyre doyum olmuyor doğrusu. Böyle yerleri yaşayıp görmek beni yaşama daha çok bağlıyor. Önde otlar, arkada su birikintisi.

030420145879

Behramkale’ye pedal pedal yaklaşmaktayız. Uzayıp giden yol ve yolda olma güzel. Tarihi ve turistlik bir yer olan Asos ziyaretçileri çok olsa da bu yoldan gitmiyorlar. Daha çok Ezine den gelen yolu kullanmaktalar. Bu yüzden yol çok sakin. Uzayıp giden yolda giden bisikletçiler. Bu resmi öne çıkan görsel olarak seçiyorum.

030420145880

Artık Behramkale’ye iyice yaklaştık, kale surları görünüyor, yokuşta bisikletçiler hafif rampayı çıkıyorlar.

030420145882

Şehrin girişine yakın antik mezar kayaları görünmeye başladı. Elbette otlayan koyunların bunlardan haberi yok. Ama benim dikkatimi çekiyor kaya mezarlar. Kim bilir kimin mezarı, daha o günlerde soyulup soğana çevrilmiş mezarlar. Kemikleri bile yok ortalıkta. Sadece taş mezarlar kalmış hüznünle.

030420145884

Eh geldik sayılır, çok az kaldı Behramkale’ye. Aynı zamanda antik adı Asos olan yere. Solda sur duvarları, karşı tepede de kale kalıntıları görünüyor.

030420145886

Behramkale’ye Ezine den gelen yol aşağıda görünüyor. İleride ovanın dibinde akan bir çay var.

030420145887

Behramkale evleri ve yapıları kesme taş ile yapılmış. Buranın soğuğuna karşı taş binaların kalın duvarları anca yardımcı oluyor.

030420145888

Kayaların üstüne yapılmış evler sağlamlığı gösteriyor. Kayalarda dikine yüksek bir kaya kütlesi üzerine ev kondurmuşlar. Kaya 10 metre yüksekliğinde.

030420145889

Behramkale evleri birbirine çok yakın yapılmış, sokaklar dar ve zemine çok kötü taş döşenmiş. Bisikletle değil yürümek bile zor kötü taş zeminden dolayı. Bisikletlerin tüm civataları dağılmazsa iyidir. Ayrıca böbrek taşlarını da düşürebilirsin.

030420145890

Çoğu bisikleti elde sürerek taşlı yoldan kurtulmaya çalışıyor. Asfalta çıkınca rahatlıyoruz resmen.

030420145892

Yolumuz Gülpınar yolu, sol tarafa doğru yönlendiriyorum grubu.

030420145894

Tabelalar bize bir çok tarihi yere gittiğimizi gösteriyor. Kahverengi tabelalarda; Alexandria (Troas) 60, Apollon Smintheion 25, Babakale (Lekton) 35, Sağa işaret edilmiş. Aynı yöne de Gülpınar köyüne de gidiyor.

030420145895

Yeşilliklerin içinden gitmek bir başka oluyor. Sağda meşe ağaçları yol boyu.

030420145896

Yolda manzara sürekli değişmekte. Bu da yolda sıkılmadan doğanın tadını çıkara çıkara ilerlememizi sağlıyor.

030420145897

Küçük bir su birikintisi, köyün hayvanları burada su içiyor. Elbette doğadaki hayvanlar da çaktırmadan su içiyorlar.

030420145898

Karşıda bir köy göründü, sağda fıstık çam ağaçları bir sıra dikilmiş.

030420145899

Balabanlı köyüne giriş yapıyoruz. Uyarı levhasına göre bu köyde büyük baş yayvan yetiştiriciliği yaygın durumda. Üçgen levhanın kıyıları kırmızı şerit çekilmiş ve ortada inek resmi.

030420145906

Köyler ardı sıra geliyor, burası da Korubaşı köyü.

030420145900

Büyük baş hayvanlar için küçük su göletleri her yerde görmek olası. Bir şekilde doğal havuzlardan yararlanıyor köylüler.

030420145907

Köy yolları her ne kadar inişli çıkışlı olsa da sıkılmadan yol alabiliyoruz. Kimi yer düz, kimi yer yokuş. Yokuşu yavaş yavaş çıktıktan sonra inişte aksine çabuk oluyor. Bazı kısa inişin ardından hemen yokuş çıkıyor karşımıza. Koyunlar kendilerine gölgelik yer bulmuşlar. Sabahtan yedikleri otları geviş getirerek dinleniyorlar öğle sıcağında.

030420145909

Tabela gideceğimiz yolu belirtmiş, Sola doğru Ezine ve Gülpınar tarafına gidiyor. Karşıdaki kahvede arkadaşlar mola vermişler.

030420145901

Molanın ardından yola çıktık, tepeden aşağı inen yol uzayıp gidiyor ufka doğru.

030420145910

 

Burada hayvancılık o kadar çok ki köyün ismini Koyunevi olarak vermişler.

030420145912

 

Köyler arası o kadar uzak değil, kimisi birbirine çok yakın. Arazi yapısı pek yüksek olmayan tepelerden oluşmuş. Öyle düzlük bir alan yok denecek kadar az. Tarım için ekilip biçilecek bir toprak yapısı da yok. Taşlık alan fazla olduğu için mera olarak kullanılıyor. Koyun sürüleri her yerde görüyoruz. Başında çoban koyunları otlata otlata yeşil taze otları yediriyor. Burası Bademli köyü.

030420145914

İn, çık, bazen de düz giden yolda aheste gidiyor arkadaşlar. Yol kıyısından gidenleri çekiyorum.

030420145915

Kocaköy tabelası göründü köy girişinde.

030420145922

Köyün içinden geçen yolda giden bir bisikletçi.

030420145923

Gülpınar’a vardık, burada kısa bir mola veriyoruz. Gülpınar biraz büyük bir köy, hata belediyelik. Akşam ve sabah için alış veriş yapıyoruz marketten. Ekmek alıyoruz, ekmeksiz olmaz.

030420145924

Tarihi yeri gösterir kahverengi tabelada Babakale, Lekton 9 Kilometre mesafede olduğunu belirtmiş sola doğru ok işareti ile.

030420145925

Kahvenin birinde molayı verdik, kahve biraz yüksekte. Dut ağacı yapraklarını yeni açmış, ortalık yeşillenmiş. Bisikletlerin yanında traktör  park etmiş. Cadde iri Arnavut kaldırımı taş döşeli.

030420145926

Apollon tapınağı Smintheion 100 metre solda ama girmeye niyetimiz olmadığı için yola devam ediyoruz. Kamp yerine hava kararmadan varmak niyetimiz.

030420145927

Henüz toplanmamış karalahanalar var tarlalarda. Yakında kalmaz, toplanıp yaz sebzeleri ekilir.

030420145929

Tarlaların çoğu sürülmüş, toprak kokusu yayılıyor ortalığa. Sebze ekimi başlar yakında.

030420145932

Leyleği yeni sürülmüş tarlada resimliyorum. Yiyecek bir kaç solucan, böcek aramakta.

030420145931

Tuzla deresi köprüsünden geçiyoruz. Köprü çok dar, anca bir arabanın geçeceği kadar geniş.

030420145933

Dere akıyor temiz. Henüz kirlenmemiş yada dere boyunca sanayi fabrikaları yok. Olsaydı böyle temiz akacağını zannetmiyorum.

030420145934

Tuzla köyündeyiz, dere köyden mi ismini almış yoksa köy mü dereden ismini almış bilemedim.

030420145936

Buradaki çevrenin yapısı değişik bir görünüme sahip. Kırmızı, beyaz katmanlardan oluşan toprak yapısı. Ayrıca su kaynakları da buradan çıkıyor, tuzlu ve sıcak. Termal suya benziyor. Suyun çıktığı yerlere giremiyorum çünkü çamurlu ve batak olduğu için yürümek imkansız. Suyun buharlaştığını görebiliyorum sadece. Burada köy bitiyor tabelaya göre.

030420145938

Katman tabakanın yanından geçerken yakından resmini çekiyorum. Alt kısımlar beyaza yakın katmanlar, üstünde kırmızı, onun üstünde krem rengi katman tabakaları oluşmuş. En üstte bej rengi toprak ve bitki örtüsü.

030420145939

Tepe boyunca kırmızı ve beyaz renkli toprak yapısı ve çıkan su buranın yapısını değiştireceğe benziyor. Resim çekerken akşamın yaklaşmakta, gölgemin uzadığını fark ediyorum.

030420145940

Suyun çıktığı yerler balçık gibi, zemin batak ve gevşek bir yapıya bürünmüş.

030420145942

Zavallı yılan yolun karşısına geçememiş, arabalar tarafından ezilmiş. İnsanların çoğu yılanlardan korkmakta. Bunun neticesinde korktuklarından dolayı bilerek yılanları araba ile ezmekteler. Aslında yılanları asfaltın üzerinde görüyorlar ama durmayıp üzerinden geçmeye çalıştıklarını biliyorum. Yılanlar insanlara zarar vermez dokunmazsan. Kendi halinde doğada yaşamaya çalışırlar. Hatta tarlalara zarar veren zararlı fareleri yedikleri de bilinir ama insanlar korkak ve korkunç yaratıklar.

030420145943

Yeşil otlaklarda koyunlar usul usul otluyorlar. Yeşil otlakta bir kaç meşe ağacı top halinde.

030420145944

Bu kez köy dereden almış adını Babadere. Şirin bir köy.. yol köyün kıyısından geçiyor. Uğramadan yola devam ediyoruz.

030420145945

Biraz alçak olan tarla ve yol kıyısında üstüne uzun odunlar konulup toprakla kapatılarak dam yapılmış. Baktığım tarafta tahtalarla örtülüp kapı da konularak hayvanlar için küçük bir ağıl yapmışlar. İleride mezarlık ve servi ağaçları boy atmış.

030420145946

Babadere köy tabelası yanındayım. Mezarlıkta servi ağaçları. Tabela yanında bir bisiklet park etmiş.

030420145947

Babadere köyünü uzaktan çekiyorum. Köy uzakta olduğu için girmiyoruz.

030420145948

Karşıda dağ görünüyor, dağın dibinde köy var, yol o köye doğru gidiyor.

030420145949

Burası da Kösedere köyü, bu köy de dereden ismini almış.

030420145950

Kösedere köyü içinden geçen derenin ismi Kösedere. Köprüden geçerken çekiyorum.

030420145951

Dere köyün içinden geçmesine rağmen tertemiz akıyor. Kirlenmemiş henüz bu dere. Dere içini ve çınar ağaçlarını çekiyorum.

030420145952

Buğday tarlaları başak vermiş ama henüz yeşil.

030420145953

Nihayet kamp yapacağımız yere geldik. Henüz sezon açılmadığından rahatça kalıyoruz burada. Kampın girişinde market var, ekmek ve yiyecek ihtiyaçlarınızı buradan karşılayabilirsiniz. Kamp atılacak güzel bir yer. Tavaklı köyünün sahil kısmında olan yer. Burayı arkadaşım Şafak Omaç bize önerdi kalabilirsiniz diye. Girişindeki tabelayı çekiyorum, tebelada; Murat’ın yeri Çamlık kamping – plaj- restaurant – büfe – çay bahçesi – mesire yeri yazıyor.

030420145957

Gerçekten de sahilde çam ağaçları var dip tarafta, deniz kıyısından kumsalı ve çadır kurduğumuz çamların olduğu yeri çekiyorum.

030420145956

Çamların altında çadırlar.

030420145955

Deniz sakin ve sessiz, küçük dalgaların sesi bile duyulmuyor. Kumsal henüz kirlenmemiş. Yaz aylarında kim bilir nasıldır buraları. Deniz ve kumsalı çekiyorum.

030420145954

Kamp ateşini de yakıyoruz sahilde. Gündüz sıcak olmasına rağmen akşamları biraz serin oluyor. Herkes çadırını kurup akşam yemeklerini yiyorlar. Ardından ateşin başında bir süre sohbet ederek ısınıyoruz.

030420145958

Ateşin başında sohbetler bitince çadırlara çekilip yatıyoruz. Bu gün iyi bir uyumla tüm arkadaşlarla güzel bir günde biraz iniş ve çıkışlı yol yaptık. Aslında ne kadar çıktıysak o kadar inmiş olduk. Kısaca deniz seviyesinde başlayıp yine deniz seviyesinde bitiriyoruz günü.

Bu gün yaptığımız yol yaklaşık olarak 84 Kilometre civarı.

Bir iki lastik patlağı dışında önemli bir sorun çıkmadı.

Aşağıda yaptığımız yolun haritası

Powered by Wikiloc