Etiket arşivi: dibek

Suyun Kaynağına Yolculuk Büyük Menderes 6. Gün

30 Nisan 2018 Pazartesi

Güney – Çal – Beyeli

(Kör arkadaşlar için betimleme yapılmıştır)

(Resimlerin bir kısmı Ferdimen’e aittir)

 

“Ellerindi ellerimden tutan
Ellerimdi ellerinden tutan…
Bıraktığı anda ellerimiz ellerimizi
Gökyüzüne vuracaktı gölgeleri ellerimizin
Kimbilir kaç martılar halinde

Bir masada karşı karşıya
Seyrederken dudaklarını senin
Dile gelmiş ilk Türkçeydik
Henüz başlamış kül rengi bahar
Ne savaş, ne barıştık biz…
Bu dünyaya yeni gelmiş bir diyar
Manolyaya gece konmuş kumrular”

Can Yücel

 

Öne çıkmış olan görsel resmi, U biçimde kıvrılmış nehir. Karşı kıyı kısa sazlıkla örtülü. Kıyılar yeşil, ortaları sararmış.

IMG_2779

Sabahın köründe uyandık, yataktan doğrulur doğrulmaz şarjdaki cep telefonumu şarjdan çıkarıp arkamda yatağa uzanmış, cep telefonuna bakan Ferdimen’i çekiyorum elçek ile. Yüzüm de tamamen görünüyor.

20180430_062843

Tüm çantalar odada olunca iyice yayılmışız. Epey uğraştık toparlanmak için. Kuruyan çamaşırları çantalarda yerini aldı. Ferdimen beni çantamı doldururken arkamdan resim çekiyor. Odanın tül perdelerinde sızan ışık ortamı loş olarak gösteriyor. Duvarlar sarı renkte badanalı.

IMG_2641

Toparlanıp aşağı indik. Görevli bize gecelememizin fişini kesip verdi. Ücret bana göre çok düşük, Otel diye kullanılan  odadaki yataklar dışında hiç bir şey yok. Görevlinin bize verdiği fişte yazanlar; Güney Belediyesi otel konaklama fişi Güney Bld telefon numarası ve fiş No: 003367 – YTL 6 – V.U.K. Hükümlerine Tabi Değildir (Yeni Türk Lirası, çok eskiden basılmış fişleri bitiremediklerinden hala kullanıyorlar)

20180430_062902_HDR

Aşağı çantaları indirip bisikletlere yükledik, Çeşmeden şişelerimi dolduruyorum. 1.5 Litrelik, 0.750 L ve 0.5 L plastik şişeler. 1.5 Litrelik şişe çuval içinde.

20180430_080752_HDR

Sabah kahvaltısını dün akşamki çorbacıda yapacağız. Yakında olan çorbacıya bisikletlerimiz ile gittik.  Bisikletleri kenara park edip sokakta kurulu masalara oturup çorbaları ısmarladık lokantacıya.

IMG_2642

Sabah sabah kelle paça bol sarımsaklı, bol sirkeli iyi gider. Nasıl olsa bisiklet sürerken koku moku kalmaz. Mehmet ve ben çorbamızı içerken Ferdimen çekiyor. Elimde sirkeli – sarımsak çanağını ileriden alırken yakalamış Ferdimen.

IMG_2644

Bize fazlası ile ikram yapan lokantacı, iki oğlu, biri küçük, biri büyük ile dükkanın önünde sadece ben çekiliyorum bir poz. Bisikletim KUZ önde, çantalar yüklü olarak duruyor.

20180430_080957_HDR

Lokantacıya teşekkürlerimizi sunduktan sonra yola çıktık ama kasaba içindeki yol o kadar dik ki bisikletten inip elde yürüyerek çıkıyoruz. Yemeğimizi yeni yedik, henüz ısınmadan birden bire yokuş çıkmak zorunda kalınca erkekliği bir kenara bıraktık. Eğimi % 20 üzerinde olan geniş yolun sağında Mehmet, solunda Ferdimen gidiyor yukarı doğru.

20180430_082416_HDR

Bir süre yürüyerek çıktık yukarıdaki düzlükte olan yola. Arkamda kalan yokuşu çekiyorum. Eşekler bile böyle eğimde bir yolu çıkmaz.

20180430_082842_HDR

Düzlüğe çıkınca rahatladık ve bisikletlere binip yol almaya başladık. Güney kasabasından çıktığımızı belirtir tabela ile önde giden Mehmet ve Ferdimen’i çekiyorum. Anadolu platosuna çıktık, bundan sonrası in – çık hemen hemen aynı düzlemde sayılır.

20180430_083925_HDR

Etraf çam ağaçları ile kaplı yol dümdüz gidiyor önümde. Hafif iniş ve çıkışla görünen kadarı ile 3 Kilometre civarı.

20180430_090843_HDR

Sağ tarafımda vadi var. Büyük Menderes nehri vadi dibinde akıyor ama görünmesi imkansız. Önümdeki yol vadiye, aşağıya doğru eğimli. Sağda gidonumdaki tüyler görüntüye girmiş.

20180430_092116_HDR

Nehir yatağı epey aşağıda, derin bir vadide görünmüyor. Karşıda tepeler yüksek.

20180430_092213_HDR

İnmeye devam ediyoruz ve aşağıda baraj duvarı, gölet ve zig zag barajın dibine giden yol görüyorum. Tam üstümden orta gerilim elektrik hattı geçiyor.

20180430_093313_HDR

Burası Adıgüzel barajı. Baraj set üzerinden yol geçmiş karşı tarafa. Gölet tarafı tel örgü çekilmiş kimse girmesin diye. Tel örgüye tabelamızı asıyorum.

20180430_094255_HDR

Set üzerinde giderken set kayaları arasında parçalanmış araba tekerleği ve dingili görünce durup resmini çektim. Herhalde arabanın biri kontrolünü kaybedip aşağı uçmuş kayalar üzerine. Parçalanıp kalan kısmı dışında diğer parçaları göletin içinde olmalı.

20180430_094309_HDR

Set üstündeki yol üzerinde Kahramanımız Ferdimen ile elçek resim çekiyorum bir poz.

20180430_094400

Setin sonunda yarım küre, beton kaideye tutturulmuş, küre kısmı aşağıda. Yanında kocaman kaya da beton içinde bir kısmı. Tabelada baraj inşaatı sırasında şehit olan işçilerin isimleri yazılmış. Böylece burada ölenler için bir anıt yapılmış.

IMG_2666

Set bitiminde sarı bir bina var, burada baraj görevlileri ve güvenlik görevlileri üstü üzüm asması olan çardağın altında oturuyorlardı. Bizi görünce dinlenmemiz için ve hazır olan çay saatine denk geldiğimiz için davet ettiler sağ olsunlar. Biz de bu teklifi kabul edip çardağın altına oturduk. Sarı bina, çardak, altında oturmuşuz, bisikletlerimiz park edilmiş yol kenarında. Soğuk su için su pınarı buz dolabı.

IMG_2669

Çardağın altında gölgede tavşan kanı çayları içip sohbet ediyoruz görevlilerle. Santral hakkında bilgi veriyor görevlinin birisi.

Büyük Menderes Nehri üzerinde, sulama, enerji ve taşkın kontrolü amacıyla 1976-1989 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.

Amaç: Sulama, Enerji, Taşkın Kontrolü
Gövde dolgu tipi: Kaya
Yükseklik: 144 m
Göl hacmi: 1.076 hm3
Elektrik santrali;
Denizli’de bulunan Adıgüzel Barajı ve Hidroelektrik Santrali (HES); 62 MWA kurulu gücü ile ortalama 30.849 kişiye düşen tüm elektrik enerjisi ihtiyacını karşılar.
Yıllık Elektrik Üretimi: ~ 112 GWh
Üretim Kapasitesi: 150 GWh-yıl
Santralin Yeri: Denizli, Güney
2016 Üretimi: 154 GWh

IMG_2670

Çay içerken nereden nereye, bisiklet, yollar, yükümüz, konaklama, patlak lastik hakkında sorular soruyorlar. Biz de sordukları sorular dışında yaptığımız turun amacını kısaca anlatıyoruz. Sohbet sırasında görevlilerden birisi bize yıllık hava tahmini hakkında tuttukları takvim sırasını anlattı. Ağustos ayının 3. gününden itibaren ayın 14. gününe kadar ger gün hava olaylarını takip edip yazıyorlarmış bir kenara. Her gün için bir ayı temsil ediyor. O gün ne oluyorsa hava şartlarında o güne denk gelen ayda olan hava meydana geliyormuş. Böylece yıllık hava tahminini Ağustos ayının ilk 12 günlerinde meydana gelen olaylarda tahminler tutuyormuş. Ağustos ayında hava durumunu takip ederim artık İzmir’e dönünce. Çaylar ardı sıra geliyor tepside. Ben de elçek ile hepimizi çekiyorum. Üç onlar, üç biz. Berabereyiz.

20180430_101038

Taze demlenmiş çayları içip şişeleri soğuk su ile dolduruyorum. Bir süre idare eder soğuk sular. Görevlilere çaylar ve sohbet için teşekkür edip yolumuza devam ediyoruz. 875 metre rakımdan 451 metre rakıma, baraj seviyesine indik. Yaklaşık 424 metre inmişiz. Baraj seviyesinden tekrar yukarıya doğru tırmanmaya başladık. Yükselmeye başladıkça dağların arasındaki baraj göleti manzarası da güzelleşiyor.

20180430_103135_HDR

Yola çıkar çıkmaz üzerimdekileri çıkardım, sadece şort pantolon var üzerimde. Güneş altında iyice kızardım. Ferdimen beni yokuşu çıkarken arkamda gölet manzarası ile çekiyor.

IMG_2674

Daha önceki aylarda araba ile keşif yaparken kahve içtiğim yere gelince arkadaşlara burada kahve molası vereceğiz diyerek durdurdum. Bisikletleri yol kıyısındaki küçük çamların gölgesine park ettik. Yol kıyısında üç bisiklet park etmiş durumda çamların gölgesinde.

IMG_2676

Kahve takımlarının olduğu çantayı ve su şişesini alıp az yüksekte olan tepe üzerine çıkıp mat üzerinde oturarak önüme tezgahımı kurdum. Kahveyi cezveye üç kişilik koyup suyunu üç fincanlık doldurup karıştırıyorum. Mehmet te yanıma oturmuş bekliyor sabırla. Ferdimen bizi çekiyor. Arkada çam ağaçları.

IMG_2678

Zaman geçirmeden kahve cezvesini ocağa sürdüm, gözümü ayırmadan pişmesini bekliyorum.

Kahve kadın gibidir,

Kıskanç bir kadın.

Gözlerinin sürekli üzerinde olmasını ister.

İlgi ister kahve.

Eğer bir an için gözlerini ayırırsan yandın gitti.

Kendini dereye at.

Kahve kızar, köpürür kıskanç kadınlar gibi

Çünkü gözlerini ayırmışsındır gözlerinden.

Köpürünce cezveden taşar

Ocağını bucağını söndürür,

Kahve köpüğü kalmamıştır

Köpüksüz kahvenin tadı olmaz.

Dudak dudağa değmemiş,

Sevdiğini öpmemiş gibi

Kahve kadın gibidir,

Kıskanç bir kadın gibi

Gözlerini gözlerinden ayıramazsın…

Urim Baba

Üstüm çıplak, önümde kahve ocağı rüzgarlık ile koruma altında.

20180430_112500_HDR

Ferdimen sırtımdan beni, kahve ocağını ve  epey aşağılarda kalan baraj göletini çekiyor. Sırtım pancar gibi kızarmış. Uzun saçlarım salınık omuzlarımdan aşağı.

20180430_112605_HDR

Ferdimen’i kendi kamerası ile ayakta, gölet manzaralı çekiyorum bir poz.

IMG_2679

Ferdimen kendi kamerası ile prodüksiyon hazırlayıp üçümüzü elimizde fincan kahve içerken çekiyor zaman ayarlı. Bu konularda uzman sayılır kendisi.

IMG_2680

Biraz yüksekçe olan toprak yığınında hayat var. Yeraltı fareleri toprak altına yuvalarını yapmış delikleri görünüyor. Bir sürü delik var ve hepsi yer altında birbirine bağlı olmalı bir galeri gibi. Az ötede yer örümceği otlara ağını örmüş kısmetine düşecek böcekleri bekliyor sabırla.

20180430_114201_HDR

Kahve molasını bitirip toplandık, Devam eden yokuşta taktık birinci vitese ağır ağır çıkmaya başladık. Kahve içerken şişemdeki su boşalmıştı tamamen. Yanında çınar olan uzun ayna duvarı ve yalağı olan bir çeşme görünce durduk. Bisikletim KUZ ile çeşmeyi çekiyorum.

20180430_115038_HDR

Çeşme beyaz badana boya ile boyalı, yalak beton ile üç bölüme ayrılmış. Bir borudan akan su miktarı çok az. Döküldüğü yalak içindeki su berrak ve tertemiz.

20180430_115055_HDR

Güneşin yükselmesi ile sıcak olmaya başlayan havada çeşmede serinliyoruz elimizi yüzümüzü yıkayıp. Ferdimen bizi bisikletle birlikte çeşmeyi ve çınarı olduğu gibi resmediyor bir anı olarak.

IMG_2682

Çeşmeden az su gelince suları doldurmak ta uzun sürüyor. Şişedeki çuvalın ağzında bulunan ip boruya takıp dolmasını bekliyor Ferdimen. Çeşmeyi, çuval içinde su şişesini yalakla beraber yandan çekiyor.

IMG_2685

Bisikletim KUZ dut ağacının gölgesinde sakince beni bekliyor yol kıyısında.

20180430_115117_HDR

Buraların rakımı yüksek olunca henüz dutlar olgunlaşmamış, yaprakları gibi yeşil ve ham.

20180430_115456_HDR

Cep telefonum çalınca ağacın gölgesinde durup konuşmamı yaparken Ferdimen beni çekiyor. Bisiklet üzerinden inmemiştim bile. Üzerim çıplak.

IMG_2696

Telefonla konuşmam bitince Ferdimen bana poz veriyor. Kendi kamerası ile arkasında üzüm bağı ile çektim.

IMG_2695

Baraj seviyesi epey aşağılarda kaldı. Çok az bir kısmı görünüyor göletin. Önümde uzayıp sararmış uzun otların ardından çektim bu manzarayı.

20180430_120030_HDR

Yerde, otların üzerinde bir çok yer örümceği ağını örmüş avını bekliyor. Yakından çekiyorum örümcek ağlarını.

20180430_120619_HDR

Yokuş çıkmaya devam ediyoruz, Bisikletim KUZ yolun kıyısında park halinde, aşağıdan bana doğru gelen Ferdimen. Yolda seyrek olarak araç geçiyor. Bu bizim için iyi bir durum.

20180430_120637_HDR

Yolun yukarıya çıkan kısmını da çekiyorum ardından. Yol sağa, bilinmeze doğru kıvrılmış. Solda tüyüm de görünüyor.

20180430_121309_HDR

Yol kıyısında Çal belediyesinin ve MENDOSK Menderes Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü ile yaptığı ortak yürüyüş rotalarını belirtir tabela gördüm. Boru üzerinde dört yönü gösterir tabela konmuş. Hepsini gösterebilmem için üç yönden çekmem gerekiyor. Tabelanın iki tarafında aynı yazılar yazılmış. Zemin sarı, Üstte mavi şeride beyaz yazı ile MENDERES YOLU yazılmış. En altta beyaz şeride yeşil renkte Çal belediyesi ve MENDOSK logoları ile birlikte yazılmış. Sağı gösteren tabelada KABALAR KM (araç) (KM belirtilmemiş), solu gösteren tabelada DAĞMARMARA 12 KM yazılmış

20180430_121450_HDR

Diğer taraftaki sağı gösteren tabelada YEL DEĞİRMENİ TEPE 12 KM, soldaki tabelada KABALAR KM (araç). (araç yolu olduğu için KM yazılmamış)

20180430_121457_HDR

Diğer taraftaki sağa gösterir tabelada GÜNEY KM (araç), sola gösterir tabelada YEL DEĞİRMENİ TEPE 18 KM yazılmış. Yürüyüş yollarını gösterir tabelada kaç KM olduğunu belirtmişler. Araç yollarında ise mesafe belirtilmemiş.

20180430_121506_HDR

Neredeyse sırta çıktık, rakım yükseldi. Yayla olan yerde asma bağında asma kütükleri burada epey zamandır üzüm bağcılığı yapıldığını gösteriyor. Bağ traktör ile sürülerek otlardan temizlenip toprak ortaya çıkmış.

20180430_123331_HDR

Çevrede bunun gibi bir çok bağ görüyorum. Bağlar parsel parsel, birbirinden ayrı yerlerde. Aralarda sürülmemiş tarlaları otlar bürümüş. Demek ki herkes kendine yetecek kadar  bağ yapmış. Yani her bağın sahibi ayrı.

20180430_124221_HDR

Yolda güzellikleri görmek olası, bu güzellikleri biz gezerken görüyoruz. Siz, okuyucularım için resim çekip görmenizi sağlıyorum elimden geldiği kadar. İşte bu güzelliklerden biri yol kıyısında mor çiçekler açmış zambaklar.

20180430_124741_HDR

Kimi yerde buğday tarlası çıkıyor karşıma. Bel hizasına gelmiş buğdaylar başak açmış ama şu an yeşil, henüz sararmamış. Buğday tarlalarının süsü olan gelincik çiçekleri kırmızı rengi ile yeşilliğe renk katmış.

20180430_125106_HDR

Kabalar köyüne geldik tabelaya göre. Köyün girişinde üzüm bağı ve birkaç ev görüyorum.

20180430_125522_HDR

Kabalar köyüne karnımızın acıktığını hissettik. Köyün içinde park alanında gölgelik bir masa bulduk kendimize. Buradaki bakkaldan domates, biber, soğan, yumurta alıp melemen yemeği yapmaya başladı Ferdimen. Aşçılık konusunda da uzmandır kahramanımız Ferdimen. Kendi ocağında küçük tencerede melemen pişirirken kendi kamerası ile çekiyorum Ferdimen’i. Ocağın etrafı alüminyum rüzgarlık ile çevrelenmiş, yanında gaz tüpü, sıvı yağ, tereyağı ve poşet içinde sebzeler. Arkada bakkal dükkanı.

IMG_2703

Park içinde, kıyılara köylüler açık hava müzesi yapmışlar. Ferdimen yemeği pişire dursun ben açık hava müzesini geziyorum. Müzede sergilenen her aletin resmini çekiyorum tek tek. İlk karşıma çıkan kalın iki tahtadan yapılmış yaba. Biçilmiş buğdayları samanlarından ayıran alet. Yabanın altında yarıklara taş sıkıştırmışlar.

20180430_130117_HDR

Kağnı tekerleği, eski zamanlardan kalma. Tarihi olmalı.

20180430_130127_HDR

Samanları toplamak, taşımak için çatal biçimindeki dirgen. İki dirgen çapraz asılmış ağaca. Bunlar tahtadan kesilip çatal biçiminde yapılmış. Esas dirgen olan sağdaki. Ağaç dalının ucunda üç dal ile çatal biçimi verilerek yapılmış doğal dirgen. Dirgenlerin altına asılmış boyunduruk ve kova.

20180430_130139_HDR

İnce çubuk dallardan ve kargılardan yapılmış iki geniş sepet. Bizim oralarda buna kelter diyorlar. Üzüm toplarken içine konulan üzüm salkımlarını taşımak için de işe yarıyor. Burada da üzüm bağları çok.

20180430_130148_HDR

Kaide üzerinde Atatürk büstü arkasında hamur teknesi. Tamamen ağaçtan oyulmuş olan hamur teknesi kullanılmadığı için çatlaklar oluşmuş. Yanında da dibi dar bir küp asılmış.

20180430_130157_HDR

Bulgur yaparlarken buğdayı tokmaklarla kırılan taş dibek. Ortası oyuk olan büyükçe taş parçası epey eski görünüyor. Artık bu dibek kullanılmıyor şimdilerde.

20180430_130205_HDR

Değirmen taşı.

20180430_130220_HDR

Demirden yapılmış tek pulluklu saban, bu saban tek bir at çekerek tarlayı sürmeğe yarıyor.

20180430_130305_HDR

Küp dala asılmış, yarısı kırık, altında taş silindir. Silindirin merkezi delik, buradan demir çubuk geçirilip üste doğru birleştirilerek çekilmesi kolaylaştırılmış silindirin. Bu silindir tarlayı düzleştirip sıkıştırmak için. Bir de toprak damlarda toprak serildikten sonra az su ile nemlendirilip toprağı sıkıştırmaya yarıyor.

20180430_130314_HDR

Ben açık hava müzesini gezip resimleri çektim. Ferdimen hala ocağın başında melemen yemeğini pişiriyor. Yanına oturup bakmaya başladım. Masada ikimizi birlikte Mehmet çekiyor bir poz. Bisikletim KUZ ve turuncu çantam yerde.

IMG_2704

Yemek pişti sonunda ve büyük bir iştahla yerken oradaki birine bizi çekmesini söyledik. O da bizi kırmadı çekti.

IMG_2705

Yemek yerken, yemeğin kokusunu alan dişi fino köpeği yanımıza geldi. Memelerinden anlaşıldığına göre yavruları var. Hemen yarım ekmek verdik. İlk önce kendi karnını doyurdu. Herhalde açtı. Köpek biraz zayıf görünüyor, tamamen beyaz tüyleri var. Kulakları dik olan köpeğin başı siyah renkte.

20180430_131559_HDR

Ekmeği bir çırpıda bitirdi ve beklemeye başladı. Herhalde doymadı dedik bir yarım ekmek daha attık önüne. Bu kez ekmeği kaptığı gibi bizden uzaklaştı. Yavrularının olduğu yere doğru gittiğini anladım. Sonra iki kez daha geldi, ikisinde de köpeği boş göndermedik. Köpeğe pek yiyecek veren yok galiba. O yüzden bulmuşken epey ekmek alıp götürdü. Köpek ağzında ekmek uzaklaşırken çekiyorum bir poz.

20180430_131605_HDR

Yanımıza iki kız çocuğu geldi, onları bakkala davet ettim, çantamdaki BayKuş kesemi alarak bakkala gittik. Canınız ne istiyorsa alın dedim. Kızlar da dondurma aldılar ve mutlu olarak dondurmalarını yalayıp gittiler. Ben de BayKuş kesemdeki paradan ücreti ödedim. Sonra toparlanıp yola çıktık hedefimize doğru. Ferdimen öndeydi ve ilk önce Mehmet’in resmini çekiyor. Etrafta pek ağaç yok, kırsal bir alan.

IMG_2711

Ardından ben de kareye girdim. Köyden çıktıktan sonra üstümü çıkarıp Güneş altında yanmaya devam ediyorum.

IMG_2712

Yol kıyısında, üzüm bağının yanında durduk. Burada uzun bir kavak, dibinde de kuyu var. Kuyu duvarı beton, üzerine de çıkrık makara takılmış.

IMG_2715

Bisikletlerimiz yol kıyısında park etmiş durumda beklerken kuyu ile birlikte resimlerini çekiyorum.

20180430_152810_HDR

Çıkrığa dolanmış ip, aşağı sarkan kovanın sapı ve karanlık kuyu dibi. Kova yok ortalarda, sadece sapı kalmış. Kuyudan su çekme umudumuz kalmadı.

20180430_152834_HDR

Çal kasabasına vardık, tabelasında yazdığı kadar 19.300 nüfusu var. Tabelanın üstünde de yuvarlak levhaya araba sollama yasağını belirtir uyarı. Sağ tarafta çam koruluğu görünmekte.

20180430_160459_HDR

Çal kasabasında, parkın içinde durup dondurmacıdan birer külah dondurma aldık. Güneş şemsiyesi altına oturup dondurmaları yalamaya çalışırken elçek resim çekiyorum üçümüzü.

20180430_163437

Parkın içinde yuvarlak, geniş kaidenin üstünde küçük bir kaide daha yapılıp üzerine insan eli, bilekten biraz daha uzun, aşağıdan çıkan bir el heykeli. Elin içinde üzüm salkımı. Demek ki gördüğümüz üzüm bağları Çal kasabasını sembolü.

20180430_170809_HDR

Yolun sağ tarafı mermer döşeli, sekiz basamaklı oturma yeri yapılmış. Orta yerine insanların yukarı doğru rahatça çıkması için ilave basamaklar konmuş araya. Üstte çam ve servi ağaçları var.

20180430_170828_HDR

İlginç yapıda ve boyalı bir çeşme görünce resmini çektim. Çeşmenin iki yanında kalın künk konmuş iki tane üst üste. Çeşmenin yalağı, aynası ve V biçiminde çatısı betondan. Çatı yeşil, diğer taraflar tamamen yağlı boya mavi renkte boyanmış. Çeşme yarım metre yükseklikte, taş duvar  ile birlikte yapılmış. Arkada tarla ve ağaçlar var.

20180430_171238_HDR

Başka bir çeşme önünde durdum. Küçük kareli mavi renkte fayans döşeli. Aynasındaki mermere;

“Kim bilir hangi akşam güneşle birlikte bende solacağım Yaşar Bacak”

Sağ altına iki kancalı askıya iki plastik beyaz tas asılmış. Solda bir askı daha var ama kancaları kırık.

20180430_172818_HDR

Yeşillikler arasındaki yolda arkadaşlar giderken durup köy tabelaları ile birlikte çekiyorum Tabelada Aşağıseyit 4 Km, Dayılar 9 Km, Gelinören 10 Km yazılmış. Biz de o köylere doğru gideceğiz. Tabelanın arkasında genişçe bir tarla yeni sürülmüş.

20180430_173235_HDR

Artık suyu azalan Büyük Menderes nehri çaya dönüşmüş durumda. O yüzden köprüler de kısaldı. Köprünün birinden geçerken demirine tabelamızı bağladım.

20180430_173528_HDR

Burada su çok az akıyor ve çok kirli. Suyun rengi ve yosunların renginden anladığım kadarı ile lağım suyu karışmış nehre.

20180430_173540_HDR

Köprüde resim çekerken bir aile ile tanıştık. İki kadın bir erkek. Akan lağım ve nehrin kirliliğini konuştuk. Amacımızı da kısaca anlattık. Onlar da akan lağım suyundan şikayetçi. Yanlarında olan oğluna bizi çekmelerini söyleyince hep birlikte elimizde bisikletlerle birlikte resim çekildik köprü üzerinde.

20180430_173949_HDR

Yolun solunda uzun kavak ağaçları, sağda ise söğüt ağaçları neredeyse yolu kaplamış durumda. Önde ağaçların arasında giden Mehmet’i arkadan çekiyorum ağaç manzaralı.

20180430_174210_HDR

Bazen nehir yatağından biraz yükseğe çıkıyoruz. Yol bizi öyle götürüyor ne yapalım. Yüksekten nehir yatağını çekiyorum. Nehir yatağını ağaçlar tamamen kapatmış, akan su görünmüyor. Kıvrılarak akan nehir kenarında uzun kavaklar boyları ile kendini belli ediyor. Aralarında söğüt ağaçları da var.

20180430_175017_HDR

Nehir yatağı kayalık bir vadiden geçiyor ve biz tepesindeyiz. Karşıdaki kayalık ağaçsız, çıplak. Kanyon halindeki vadinin kıyıları uçurum.

20180430_175316_HDR

Yol bizi deminki kanyonu tam  olarak önümüze çıkardı. Dibinde uzun kavak ağaçları derin bir kanyon içinden Büyük Menderes nehri akıyor. Bulunduğum yer bir plato sayılır.

20180430_175905_HDR

Geniş çimen ekili bir alanın kıyısında kare biçiminde beton, yarım metre yükseklikte. Üzerine küçük bir kare beton daha kondurulmuş. Anladığım kadarı ile bostan kuyusunun üzeri beton ile kapatılmış sanki. Kare köşenin az ilerisinde çoban, yanında iki koyun ve çoban köpeği heykeli yapılmış. Heykeller siyah renkte. Çim alanın ortasında telefon direği ve sonlarda tek katlı, beyaz badanalı bina. Arkasında uzun kavaklar.

20180430_181215_HDR

Artık çaya dönüşmüş nehir ile birlikte gidiyoruz. Nehir bazı yerde yatağından taşıp yayılmış olarak akıyor.

20180430_181222_HDR

Sık sık köprüler geliyor önümüze . Hepsine tabelamızı bağlıyoruz demire. Geçtiğimiz belli olsun. Bisikletim KUZ, tüylerim ve köprü korkuluk demirleri. Köprü demirlerine 3 metre yükseklikte profil demir kaynatılmış. Nedeni belli değil.

20180430_181655_HDR

Nehir yatağına set çekilip havuz biçimine dönüştürüşmüş. Fazla derin olmayan havuza su girip setten taşarak akmaya devam ediyor. Söğüt ağaçları ve kavak ağaçları nehre yakın.

20180430_181721_HDR

Beyaz renkli toprağı olan yerden geçiyoruz. Burası kıraç görünümlü küçük tepeleri olan arazi.

20180430_182026_HDR

Afyon sınırları içinde olduğumuzu belirtir afyon tarlaları çıktı karşıma. Mor çiçek açmış afyon bitkileri bu ayda, Mayıs ayında açıyor. Tarla içine Dayılar tabelası dikilmiş. Köy evleri az ilerde görünüyor.

20180430_184218_HDR

Ardından Gelinören köyüne de giriş yapıyoruz ama yeşil ağaçlardan köy görünürde yok.

20180430_184802_HDR

Köy tabelasından sonra köprü çıkınca bir tabela daha bağlıyorum bir tane. Köprü korkuluk demirleri tamamen ağaçlar sarmış.

20180430_185049_HDR

Köprüden aşağı bakınca suyun rengi bulanık ve çok kirli. Bu su aşağıya akıyor kirli olarak ama denize ulaşmadığını anlıyorum. Nedenine gelince Aydın – Denizli yolunda Sarayköy civarında Buldan yönüne dönüp nehri takip ettiğimizde Güney kasabasına doğru giderken Büyük Menderes nehrinin çok temiz aktığını görünce şaşırıp sevinmiştim. Temiz akmasının sebebi ne diye düşünürken burada akan suyu görünce anladım neden temiz aktığını. Büyük Menderes nehri üzerinde iki büyük baraj kurulu. Barajlara akan kirli sular baraj göl yatağına çöküp temiz su kanaldan elektrik santrali türbininden geçip yatakta akmaya devam ediyor. Nehir suyu iki kez barajdan arınıp tertemiz akarken kısa bir süre sonra Denizli yönünden gelen çaydan akan pis sularla karışıp akıyor denize kadar.

Bu kirliğe dur demek gerek. Köylerde lağım suları, sanayi bölgesinde fabrika atıkları. Buhar santrallarında zehirli ağır metaller Büyük Menderes nehrine akmamalı istedikleri gibi. Her yerde sıkı denetimli arıtma tesisi kurulmalı ve nehirlerimiz temiz akmalı. Büyük Menderes nehri büyük bir havzayı suluyor. Burada tarım ürünleri yetiştirilip pazarlardan soframıza geliyor. Yediklerimiz temiz sularda yetişmeli. Geleceğimize kanserli bir gelecek bırakmamalı, temiz bir geleceği planlamalıyız geç olmadan.

20180430_185105_HDR

Köyden geçerken yıkıntı durumuna düşmüş kerpiç bir ev görüyorum. Duvarın büyük bir bölümü yıkılmış içerisi görünüyor. İç kısımları ağaç direklerle desteklenmiş. Üzerinde topraktan dam var. Otlar çıkmış damın üstünde. Geçmişte yaşanmış anlar nelerdir kim bilir. İnsan böyle yıkıntı bir ev görünce geçmişi düşünmeden edemiyor.

20180430_185658_HDR

Hafif eğimli bir tepesi olan uçsuz bucaksız tarla sürülmüş, toprak rengi ortaya çıkmış. Tarla henüz ekilmemiş durumda.

20180430_190356_HDR

Büyük Menderes nehrine Menderes demelerinin nedeni düz, eğimi az olan arazide su akması için güce ihtiyacı var. Bu gücü de sudaki gerilim yüzünden alıyor. İleri akması için kıvrılıyor geriye doğru S biçiminde. Böylece düz arazide kıvrılarak yatağını yapıyor. Bu kıvrımlı akmaya da Menderes denmiş. Bu kelime Milattan önceki Yunan çağlarına ortaya çıkmış. Troya bölgesinde akan nehrin adı antik Yunanlılar Mendes diye adlandırmış. Bu kelime günümüze kadar gelip hala kullanılıyor. Menderes nehrinin akarken aldığı S biçimi aynı şekilde uzun ve ince olan yılanların yerde S biçiminde ilerlemesine benzetebiliriz. Yılanların ayakları yoktur ve kanının altında bulunan pulların hareketi ile kıvrılıp ileri doğru kıvrılarak S biçiminde hareket etme durumu gibi nehirlerin de düz arazide akması gibidir.

Durum böyle olunca düz arazide kıvrılarak akan nehir yatağını düz yapılmış yol yüzünden bir çok köprüden geçmemiz gerekiyor. İşte o köprülerden birinden daha geçerken tabelamızı bağlıyorum geçtiğimiz belli olsun diye. Toplam 6 köprüden geçmişiz bu gün.

20180430_191419_HDR

Köprü üzerinde bile nehrin S biçiminde aktığını görüyorum. Nehrin kısa bir bölümünü anca görüyorum, kıvrımlardan sonrası görünmüyor.

20180430_191427_HDR

Yine bir köprü ve tabelayı asıyorum demire. Bisikletim KUZ ile tabela bağlı köprü demirlerini çekiyorum.

20180430_192524_HDR

Nehir pis akmaya devam ediyor. Gördükçe içime sıkıntılar giriyor ve üzülüyorum.

20180430_192542_HDR

Başka bir köprüde çektiğim nehir görüntüsü, su akışı iyice azaldı ve pis akmaya devam ediyor. Bu pisliğe rağmen kıyılar ot bürümüş.

20180430_192553_HDR

Köprü demirine tabelamızı astım.

20180430_195447_HDR

Kimi yerde nehir kenarında söğüt ağaçları var.

20180430_195510_HDR

İşte demin bahsettiğim Menderes olayı. Nehrin kıvrımı S biçiminden neredeyse U biçimini almış. Karşıda kısa boyda sazlıklar kaplamış. Dipleri yeşil, üst kısımları sarı renkte. Bu resmi öne çıkan görsel olarak seçiyorum.

IMG_2779

Kavaklar tabelası köy ile birlikte karşımıza çıktı. Kavaklar köyünde iki kavak var, biri yeşil, diğeri kurumuş. Başka da kavak görünürde yok. Tabelada yazdığı kadar 356 kişi yaşıyor. Rakım da 800 metre olduğunu belirtmişler.

IMG_2788

Kavakları geçtik, kısa sürede yakındaki Beyeli köyüne geldik. Her ne kadar mahalle yazsa da benim için köy olarak kalacaktır. Mahalle şehirlerde olur. Akşam olmak üzere. Bakalım köy civarında kamp yeri bulabilecek miyiz?

IMG_2789

Beyeli ilk okulunun bahçesi kamp yapmaya uygun. Bahçe içindeki bakkala sorduk burada kamp yapabilir miyiz diye. Bakkal da muhtara soralım deyip muhtarı aradık. Muhtardan olumlu cevap geldi. Biz çadırı kurarken muhtar geldi yanımıza. Kimlikleri alıp jandarmaya sorgulattıktan sonra kimlikleri geri verip evine gitti. Bizim gizli saklı bir şeyimiz olmadığı için içimiz rahat şekilde kampımızı kurduk. Kamp yerinde akşam yemeğini yaparken köylülerden olan Hasip Karakaya ve Necati Alkan bizi akşam çayına davet etti. Evi de yakın, bize gösterdi. Biz de davetini kabul ettik. Yemekten sonra çay içmeye gideceğiz. Yemeği pişirip yedik, sonrasında Hasip’in evine doğru giderek bahçede oturduk. Önümüzde tahta bir divanı masa olarak kullanıyoruz. Komşulardan iki köylü daha aramıza katıldı. Tanıştık köylülerle, çaylar içildi, sohbet kahve eşliğinde devam etti. Çayı Hasip’in eşi ikram etti. Karşılığında ben de kahve pişirip ikram ettim. Turumuzu anlattık, ne amaçla, nereden nereye, Büyük Menderes nehri buralarda çok kirli aktığını belirtik. Köylüler denetimsiz bir şekilde, arıtma tesisi olmadığı için tüm lağım sularını nehre boşalttıklarını öğreniyoruz. Köydeki yaşamı, çocuklarını okutup üniversiteyi bitirdikten sonra sadece tatillerde köye geldiklerini söyledi Nasip. Köydeki işleri kendi çabaları ile gücünün yettiği kadar yaptıklarını öğrendik. Gelecek nesil için durum pek iç açıcı değil. Köylerde tarım ve hayat bitmek üzere. Gençler tarımla, hayvancılıkla uğraşmak istemiyor. Kahve içerken divan etrafında oturmuş halde Ferdimen resmimizi çekiyor sokak lambasının ışığı altında.

IMG_2790

Akşam fazla geç olmadan köylülerden izin istedik. Onlar da yorgundurlar bütün gün tarla, bağ – bahçede çalışmaktan. Erken yatabilirler. Yanlarından ayrılıp  çadırlarımıza vardık. Çadırlara girip tatlı uykuyu bekletmedik fazla.

Bu gün yaptığımız yol yaklaşık 61 Kilometre civarı.

Aşağıda yaptığımız yolun haritası

Powered by Wikiloc

Suyun Kaynağına Yolculuk Büyük Menderes 5. Gün

29 Nisan 2018 Pazar

(Kör arkadaşlar için betimleme yapılmıştır)

Tosunlar köyü – Güney şelalesi – Güney

(Resimlerin bir kısmı Ferdimen’e aittir)

 

“Yuvarlanan yıldızlar içinde saçlarımız,
Boylarımız büyür usul usul;
Duyulmasın diye gürültüler uykularda
Yağmurlar yağar geceleri.”

Can Yücel

 

Öne çıkmış olan görsel, elimde Urim Baba’nın Kahvesi logolu fincan, içinde kahve, aşağıda Güney barajının göleti ve manzara.

20180429_160602_HDR

Güneşin ilk ışıkları ile uyandım tatlı uykudan. İlk işim çadırımın fermuarını açıp dışarısını çekmek. Az ileride karayolu. Gece aralıklarla gelip geçen motor gürültüleri olmasaydı daha rahat bir uyku çekerdim. Nedense insanların bir kısmı uyumuyor gece boyu.

20180429_071319_HDR

Dışarıdan kamp alanımızın resmini çekiyorum. Çadırım mavi renkte, bisikletim KUZ turuncu çantaları ile park edilmiş. Pankartımız iki ağaca bağlı, arkasında bir çadır daha var. Benim çadırımın yanında kalın gövdeli servi ağacı, sol tarafta çam ağaçları var.

20180429_071343_HDR

Ferdimen de kendi mavi çadırını ve yeşil renkli çantaları ile bisikletini çekiyor çam ağaçlarının altında.

IMG_2484

Sevgili dostum Baattin ile elçek resim çekiyorum bir poz hatıra olarak. Güneş ışıkları ikimizin de yüzüne vuruyor. Gözlerimiz kısılmış durumda.

20180429_071435

Kahvaltıyı hep birlikte elimizde olan malzemelerle yaptıktan sonra hazır dördüncüyü de bulunca cezveyi tamamen doldurup kahve pişirmeye başladım. Kahve takımları önümde, katlanır tabureye oturmuşum. Pankartımızla birlikte resmimi çekildim.

20180429_074548_HDR

Bisikletimdeki tripoda cep telefonumu zaman ayarlayıp dördümüz birlikte Suyun Kaynağına Yolculuk pankartı ile çekildik. Solda pankartın ucunda Mehmet, pankartın arkasında Ferdimen ve ben. Pankartın diğer ucunda Baattin. Mehmet ve Baattin ipi çekerek gerdiriyor pankartı.

20180429_094217_HDR

Baattin ile vedalaşıyoruz. Baattin İzmir’e dönüş yolunda, bu gün İzmir’e varır. Motorla giderse bisikletten hızlı gideceği kesin. Baattin ile ayrıldıktan sonra biz Bir süre Buldan yolunda gideceğiz. Yolumuz üstünde, benzinlikte tuvalet molası verdik. Tuvaleti arkalarda, ayrı bir bina olarak yapılmış. Dışı tamamen fayans kaplı, çatısı kiremitli. Az ilerde tanker arabaları park etmiş.

IMG_2487

Benzinlik yanında inek çiftliği var, kahverengi lekeli dana Ferdimen’e poz vermiş ağacın gölgesinde. Tarlanın sonunda inek ağılı, yanında üç katlı bir ev.

IMG_2488

Bir süre ana yoldan gittikten sonda nehri takip ettiğimizden sağa saptık. Yol sapağında sağa işaret edilmiş Yenicekent, Tripolis 4 Km. Altta ise düz olarak Buldan 9 Km mesafede olduğunu gösteriyor. Yenicekent köy girişi hemen kavşakta. Tak yapılmış, iki direk üzerinde yazan; T: C: Buldan belediyesi Yenicekent’e hoş geldiniz.

20180429_103903_HDR

Tripolis kentine kısa sürede vardık, uzaktan görünen az sayıdaki harabeleri çekiyorum.

20180429_105852_HDR

Yolumuz üzerinde olduğundan antik kente girdik. Girişte antik kentin çizilmiş topografik şehir planı

20180429_110024_HDR

Tripolis Antik Kenti; Menderes Nehri kıyısında yamaç üzerine kurulmuştur. Batıya ve kuzeye açılan vadilerle Ege’ye güneydoğusundaki Çürüksu Ovası ve vadileri ile İç Anadolu ve Akdeniz’e ulaşımı bulunan antik kentlerden birisidir. Kentin güneyinde Çürüksu Vadisi’nde kurulmuş olan çağdaşı Laodikeia’ya 30 km. , Hierapolis’e ise 20 km. uzaklıktadır. Kaynaklarda Tripolis’in ilk adının Apollonia olduğu daha sonra Geç Helenistik Dönem de Tripolis olarak adlandırıldığı ve ilk kuruluşunun Lidya Devleti zamanında olduğuna ilişkin belgelere rastlanılmaktadır. Tripolis Lidya Şehirleri arasında yer almasına karşın Frigya ve Karya bölgelerine ulaşımı sağlayan önemli sınır, ticaret ve tarım merkezlerinden biri görünümündedir. Menderes Nehri ile Çürüksu Çayı’nın bereketlendirdiği, Çürüksu Ovası’nın büyük bir bölümüne hakim kentlerden biri olup, kuruluş biçimiyle ve şehircilik anlayışı ile yörenin en zengin kentleri arasında yer almaktadır. Tripolis’in ilk kuruluşunun Lidyalılar zamanında olmasına karşın, yüzeydeki kalıntılar üslup olarak Roma ve Bizans Dönemi mimari özelliklerini ve yapı örneklerini göstermektedir. Tripolis Antik Kenti İ.Ö. II. yy sonları ile İ.S. I. yy. ortalarında ve IV. yy. ortalarında birçok deprem ve savaşlara sahne olduğundan çok tahrip olmuştur. Kent en görkemli dönemini Roma devrinde yaşamıştır. TRİPOLİS’İN BAŞLICA YAPILARI: Tripolis Tiyatrosu: Grek tiyatrosu tipinde araziye uygun inşa edilmiş, Roma mimari tarzında yapılmıştır. Tiyatro üç bölümden oluşmaktadır. -Cavea: Yarım daire şeklinde olup, üç diazoma ile bölünmüştür. Tonoz çıkışları caveanın üst kısımlarında ve yanlarda yer almaktadır. Oturma kademeleri büyük mermer taşlardan yapılmıştır. Yaklaşık 8.000 kişi alabilecek kapasitededir. -Orkestra: Cavea’nın oturma kademeleri ve malzemeleri ile tamamen toprak altındadır. -Scene (Sahne ve Sahne Binası): Sahne binasının üst yapısı iç ve dış kısımlara doğru yıkılmış harap durumdadır. Sahne binasına ait sağ ve sol istinat duvarlarının az bir kısmı yüzeyde görülmektedir. Tripolis Hamamı: Tripolis Tiyatrosu’nun 200 m. batısında bir düzlük üzerinde bulunmaktadır. Geç dönemde kenti çeviren sur duvarının dışında kalmıştır. Yapıya ait yüzeydeki kalıntılardan beş bölümü tespit etmek mümkündür. Her bölüm kendi arasında tonozlarla ve büyük nişlerle geçildiğine dair kemer izleri bulunmaktadır. Alt yapısı ve duvarlarının kesme traverten blok taşlardan, kemer ve tonozların da ise aynı malzemeyle tamamlandığı anlaşılmaktadır. Hamam, tipik Roma Hamamı geleneğinin bir örneğidir. Şehir Binası: Hamamın yaklaşık 200 m. güneyinde yer almaktadır. Üst yapısı tamamen yıkılmıştır. 40X65 m. ölçülerinde büyük bir yapıdır. Temel duvarları çok geniştir. Yapının batı duvarına bitişik sur duvarı devam etmektedir. Yapı Roma Mimari karakteri göstermektedir. Apsisli Yapı: Şehir Binası ile Tiyatro arasındadır. Dikdörtgen planlı yapının kuzey duvarının iç kısmı apsisli olduğundan bu ad verilmiştir. Yapının üst bölümü tamamen yıkılmış harap durumdadır. Kale ve Surlar: Tripolis Geç Roma ve Bizans Dönemi’nde sur ile çevrilmiştir. Eğimli arazide kurulan kentin surları yer yer burçlarla, gözetleme kuleleri ve kalın duvarlarla desteklenmiştir. Tiyatroya bitişik devam eden sur, kentin kuzeyindeki en yüksek tepede kule ile birleşir. Kule hem savunmaya hem de gelecek düşman tehlikesini gözetlemeye yöneliktir. Su Yolları: Tripolis Antik Kenti her ne kadar Menderes Nehri kenarında kurulmuş olsa bile, kentin ihtiyacını karşılayacak olan gerekli su, kente 25 km. uzaklıkta bulunan şimdiki Güney İlçesi yakınındaki kaynaktan temin edilmiştir. Kaynak ile Tripolis arası dağlık ve engebeli arazi olduğundan bu güzergahta su yortusunu, tünel, künk ve kemer izlerinin kalıntıları bulunmaktadır. Nekropol: Antik Tripolis Kenti’nin doğu ve güney yamaçları Nekropol olarak kullanılmıştır.

Kültür ve Turizm Müdürlüğü

https://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/denizli/gezilecekyer/tripolis-antik-kenti

Aşağıda Tripolis antik kenti tarihinin yazıldığı tabelayı uzun olduğu için iki bölümde çekiyorum

1. Bölüm

20180429_110038_HDR

2. Bölüm

20180429_110048_HDR

Antik kentin girişi yok, herhangi bir gişe de yok. Serbestçe girip hızlıca resim çekerek etrafı geziyorum. İki taş duvar kalıntısı az uzakta.

20180429_110112_HDR

Büyük yapıların blok taşları düzgün yontulup duvarı örmüşler.

20180429_110527_HDR

Büyükçe bir blok taş üstünde daha küçük blok taşın üzerine kahramanımız Ferdimen çıkmış bana poz verdi. Ben de çekiyorum az uzaktan. Ferdimen sanki bir kolunu ileri uzatıp uçacakmış gibi duruyor. Arkada tepeler giderek yükselmekte ardı sıra.

20180429_110622_HDR

Tripolis antik kentinde buraları henüz kazı yapılmamış sanki. O yüzden araziyi ot kaplamış, kalıntılar ortaya çıkmamış. Bir kaç duvar kalıntısının ucu görüyor arazide.

20180429_110631_HDR

Büyükçe bir yapı olduğu anlaşılan binanın 7 sıra taşları, o da fazla değil.

20180429_110633_HDR

İçlere doğru gidince beyaz mermer sütunlu bir yol görüyorum. 7 den fazla sütun sıralı, zemin de kalın mermer döşeli.

20180429_111427_HDR

Kalın bir duvarın dibinde yazılı bir blok taş konulmuş. Yazılar çok küçük.

20180429_111436_HDR

Bisikletleri dışarıda bırakmadık, yanımızda götürüyoruz yürüyerek. Ferdimen taş döşeli yolda durmuş resim çekiyor. Yolun sağında bir kaç sütun, solunda yüksekçe bir duvar.

20180429_111448_HDR

Bir yapı, tapınak olmalı, köşesinde üç sütun, üzerinde kiriş L biçiminde. Köşedeki sütun kare, diğer iki sütun yuvarlak. Diğer sütunlar ayrı ve bağlantısı yok köşedeki üç sütunla.

20180429_111619_HDR

Başka bir sütunlu yol, buradaki sütunların başları tam, yol taş döşeli. Solda alçak bir duvar var.

20180429_111638_HDR

İçlere doğru gidince burada kazı yapıldığı ve restore çalışmalarını görüyorum. Bir binanın giriş kapısı, duvarları yüksekçe. Sadece çatısı yok.

20180429_111653_HDR

Kimi binaların kemerleri görünüyor. Kemer genişçe.

20180429_111710_HDR

Kalın, kısa kare ayaklar üzerine taş kemerlerle geçit halinde yapılmış bir yapının içinden çekiyorum. Sol tarafta ayaklar üzerinde kemer başlangıcı sağ tarafta duvara örülmüş.

20180429_111719_HDR

Kısa, kalın sütun kemeri diğer tarafa da yapılmış. İki taraf ta kemerli ve üstü kapalı bir geçit.

20180429_111721_HDR

Sütunlar sıra sıra dizilmiş yol boyu ve genişçe bir alanın kenarlarında dikili duruyor.

20180429_111728_HDR

Bu cadde hakkında yazılmış uzunca yazının resmini çekiyorum.

20180429_111746_HDR

Zeminde döşeli pişmiş toprak künklerin bir kısmı görünüyor.

20180429_111754_HDR

Antik kentin kenarındaki yola çıktık. Az ilerde sağda kazı çalışmaları devam ediyor. Sol tarafta tel örgü ile çevrelenmiş antik kent son kazılarda tel örgü dışında da kalıntılar ortaya çıkmış.

20180429_112026_HDR

Atik kentin tel örgüleri devam ediyor tepeye kadar. Biz dıştaki yolda rotamızı takip ediyoruz nehir boyu.

20180429_120629_HDR

İlerideki tepe yamacına gelince bu yamaçta kaya mezarları olduğunu zannettiğim delikler görüyorum. Biraz yumuşak kayaçlara kimi geniş, kimi dar giriş yapılmış. Hepsi aynı hizada değil, kimi yüksek, kimi alçak.

20180429_120757_HDR

Yamacın diğer tarafında da mezarlar görünüyor. Herhalde antik kentin nekropol kısmı burada yapılmış. Antik kenti gezerken nekropol (Mezarlık) görmemiştim.

20180429_121048_HDR

Antik kenti geçer geçmez vadiye girdik ve Büyük Menderes nehri bize kendini gösterdi. Gösterdi, gösterdi göstermesine ama beni şaşırtan akan suyun berrak ve temiz akmasıydı. Sevindim böyle temiz akmasına. Demek ki Denizli’den gelen Çürüksu çayındaki kirlilik Büyük Menderes nehrini kirletiyordu. Kıyılarda sazlar ve hayıtlar var.

20180429_121834_HDR

Vadiden gelen nehir dar bir yerden tertemiz akıyor. Karşı taraf kıyıları sazlık, beni olduğum tarafta Zakkum pembe çiçekler açmış.

20180429_121838_HDR

Yolu yaparken kazdıkları yerde iki farklı renkte toprak yapısı ortaya çıkmış. Alt kısım koyu gri, neredeyse siyaha yakın. Üst kısmında, 1.5 – 2 metre kalınlıkta toprak yüzeyi bej renginde.

20180429_124429_HDR

Burada üzüm bağları gözüme ilişiyor, boşluk olan yerlerde kırmızı gelincikler açmış.

20180429_125221_HDR

Nehrin karşı tarafına geçen bir köprü görünce o tarafa girdik. Ferdimen köprünün ortasında resim çekiyor. Köprü uzun, kenarları korkuluk demirleri uzayıp gitmiş. Tam ortada uzunca bir kavak göğe doğru uzamış gövdesini saran sarmaşıkla birlikte.

20180429_125224_HDR

Köprü başındaki demire tabelamızı bağlıyorum.

20180429_125520_HDR

Büyük Menderes nehri berrak ve temiz aktığını gördüğüm için şanslıyım. Yıllardır her geçişimde nehrin dibini görme şansım olmadı. Şimdi ise nehrin yatağındaki tüm çakıl taşlarını görmekteyim. Ayrıca bolca suyun akması da sevindiriyor beni. Yaptığımız turun amacına ulaşması için çabamızı sürekli göstermeliyiz. Tarımda ürünleri zehirlemeden, balıkların, kaplumbağaların, kurbağaların, yengeçlerin yüzdüğünü görmemiz gerek. Savaşımız bunlar için olmalı. İnsanlara bütün pislikleri nehre akıtmamalarını anlatmalıyız ki geleceğimize temiz bir miras bırakalım.20180429_125603_HDR

Büyük Menderes nehri ağaçların arasından usulca ve tertemiz akıp gidiyor.

20180429_125611_HDR

Dar vadi dibinden, nehrin akışına doğru, suyun kaynağına yolculuğumuz sürüyor. Vadinin yamaçları dik, Önde Ferdimen bisikleti ile gidiyor. Mehmet daha ileride.

20180429_133231_HDR

Yol bu kez karşı tarafa doğru köprü ile bağlanmış. Köprü başında durup demire tabelamızı bağlıyorum. Köprü korkuluk demirleri, KUZ, kıvrılarak akan nehir ve yamaçlar görüntüye giriyor.

20180429_133648_HDR

Karşı kıyıya geçer geçmez barajın gövdesi tüm ihtişamlığı ile karşıma çıktı. Burası vadinin en dar yeri olmalı. Baraj duvarı yüksek beton olarak milyonlarca metre küp suyu tutuyor. Önümde bir kaç ağaç ve akan nehir.

20180429_134053_HDR

Barajın gövdesinin en üst kısmına tırmandıktan sonra, barajın sağ tarafında yamaç betonla kaplanmış. Bu beton içine kocaman tüneli görünce içine girerek gölgelik ve serin yerde dinleniyoruz. Yokuşu çıkınca terledik ne de olsa. Ferdimen tünel girişine oturmuş gölgelik yerde, sağında ve solunda iki bisiklet duruyor.

20180429_135308_HDR

İlk önce Güney şelalesini görmeye gidiyoruz. Az daha tırmanış var. Baraj seviyesinden yükseklerdeyiz. Gölet geniş bir alan oluşturmuş. Üstümde çınar ağacı var, dalları resmin üstünde görünüyor birazcık. Karşıdaki yamaçta bir yol kıvrılarak yukarı doğru çıkmakta. Sanırım o yoldan gideceğiz. Yolun üstünde teras olarak bir kaç kademe daha var.

20180429_141828_HDR

Ve ağaçların arasından Güney şelalesini görüyorum yükseklerde. Su yüksekten dökülüyor ama ağaçlardan döküldüğü yeri göremiyorum.

20180429_143604_HDR

Sonunda Güney şelalesinin dibine geldik. Yüksekten, epey yüksekten, iki yerden dökülüyor. Burasının dibin görünmüyor. İkinci kademeden bir daha dağınık biçimde, bir kaç yerden yolun dibine kadar dökülüyor. Şelalenin yüksekliği 20 metre civarında. Şelalenin etrafı yeşil bitkilerle kaplı. Burası milli park olarak ilan edilmiş doğal güzellikte bir yer. Beton taş döşeli yolda Ferdimen’in bisikleti ve KUZ park etmiş durumda.

20180429_144205_HDR

Burada restoranlar var yemek yiyeceğiniz. Biz de oturup balık yiyeceğiz birinde. Bisikletim KUZ yolun kıyısında park edilmiş halde duruyor. Dik yamaç bitkilerle yemyeşil durumda

20180429_144341_HDR

Bu yamaçtaki bitkilerden yoğun olanı sarmaşık türü her tarafı kaplamış durumda. Nedeni ise yamacın her tarafından su çıkması. İki yerden su akıyor çeşme gibi.

20180429_144349_HDR

Restoranın birine oturduk. Manzara çok güzel, baraj göletini izleyerek yemek yiyeceğiz. Biraz yüksekteyiz, altımızda ağaçlar boy göstermiş, karşıdaki dağlar manzarayı tamamlıyor.

20180429_145200_HDR

Üstü kapalı bir yerde masanın birine oturduk, Alabalıkları ısmarlayıp beklemeye başladık. Dünyada en çok resim çeken garsona bizi çekmesini rica ettik. O da bizi kırmadı ve üçümüzü masada otururken çekiyor göl manzaralı olarak.

20180429_145441_HDR

Pişen balıklar gelince yanına da soğuk bira eşliğinde yiyoruz. Balığı ağlatmamak gerek değil mi? Karnımızı doyurduktan sonra bisikletlere binip kendimizi yokuş aşağı saldık. Yemekten sonra kahve içmemiz gerek. Göl manzaralı bir yer seçerek duruyoruz. Kahve takımlarını çıkararak kahve pişirmeye başladım. Ferdimen Mehmet ile beni arkadan göl manzaralı olarak çekiyor benim telefonumla.

20180429_160502_HDR

Kahve pişiyor, logolu fincanımı elimi uzatarak gölü çekiyorum. Fincanın içinde köpüklü kahve, baraj gölü ve karşıda tepeler olarak manzarayı oluşturuyor. Bu resmi öne çıkan görsel olarak seçiyorum.

20180429_160602_HDR

İnişte göletin karşı kıyısını ve tepeleri çekiyorum. Baraj gövdesi üzerinde yol var ve devamında yokuş başlıyor.

20180429_162709_HDR

Tam karşımda koca bir dağ gölet yüzünden tepeye dönüşmüş. Kayalıktan oluşan dağ girintili, çıkıntılı ve az olarak bitki görünüyor. Dağın yansıması gölete vurmuş. Hafif esen rüzgarın titrettiği su yüzeyinde yansıma net değil.

20180429_162715_HDR

Baraj gövdesinin üzerine geldik, tam ortasından göl yüzeyini dar olan vadiyi çekiyorum. Göl dar ve uzun bir vadidedir. Göldeki su seviyesi tamamen dolu.

Su yüzey alanı: 2.80 km2

Toplan su hacmi: 84.27 hm3

20180429_163206_HDR

Baraj altındaki elektrik santralını ve kanallara ayrılmış beton yapıları çekiyorum. Buradan Büyük Menderes havzasını sulamak için su kanallara ayrılıyor. Santralın kurulu gücü 28.72 MVA dır.

20180429_163219_HDR

Baraj duvarına nehre atılan plastik atıklar su yüzeyinde birikmekte. Bu da barajın yukarılarında insanlar nehri kirletmekte olduğunu gösteriyor.

20180429_163326_HDR

Düzlük bitince sert yokuşlar başladı, hem de ne sert. Zig – zag sürerek çıkarken Ferdimen Mehmet’i bisiklet üzerinde arkasında gölet manzaralı çekiyor.

IMG_2610

Yavaş ve emin pedallarla çıkıyoruz. Bazen durup nefesi azaltırken geriye dönüp çıktığımız yolu ve baraj göletini çekiyorum. Epey çıkmışız demek ki. Ve hala çıkmamız gereken yokuşlar var.

20180429_165804_HDR

Ağır ağır çıkarken Mehmet ve Ferdimen’i direkler üzerinde kiremit döşeli çatısı olan, üç tarafı bir metre duvar örülü, üzeri yeşil gölgelikli bir yapıda koltuklarda otururken görüyorum. Bisikletlerini park etmişler, koltuklarda gel keyfim gel beni bekliyorlar. Yapının ön kısmı açık, zemini beton kaplı. Burada kamp yapılabilir.

20180429_172202_HDR

Ben de biraz dinlenip nefesim normale dönmesiyle tekrar kıvrılarak yukarı giden yola çıktım. Etrafta çam ağaçları var.

20180429_173054_HDR

Rakım yüksek olsa da buralarda zeytin ağaçlarını görünce durup resmini çekiyorum Demek ki Akdeniz havası buralara kadar geliyor.

20180429_174051_HDR

Eğim o kadar çok ki arada durup dinlemeden yol alamıyorum. Gidonumda takılı iki tüy ve dönemeç olan önündeki yokuş nereye çıkıyor bilmiyorum. Ne zaman bitecek bu yokuş, artık bitsin gayri.

20180429_180149_HDR

Yokuşu çıkarken üzerimi çıkarıyorum ki terim atletimi sırılsıklam yapmasın. Üzerim güneş ışınlarına maruz kalınca kıpkırmızı olmuş durumda. Ferdimen beni çıkarken resmediyor bir an için.

IMG_2615

Yokuşu çıkarken bir çeşme karşıma çıkıyor. Tamamen betondan yapılıp, beyaz badana ile boyanmış. Aynasına yeşil sprey boya ile İsmail yazmış birisi. Yalak kısmına da 93/1 devre yazmış askerin birisi. Çeşmeden su az akıyor. Suları dolduracak kadar değil. Arkası tamamen yeşillik olarak kaplamış ağaçlar.

20180429_181105_HDR

Bahçenin girişinde 50 X 80 cm boyutlarında içi oyuk taş dibek konulmuş. Yanına SATIK ARZİ olarak yazılmış. Yanında demir bir direk ve uzun bir demirle bahçe girişi 6 tahta dağınık biçimde konularak kapatılmış. Hemen dibinde incir ağacı ve bahçe içinde zeytin  ve nar ağaçları görünüyor.

20180429_181728_HDR

İncir ağacına tabeladan bir tahta konulmuş. Tahtaya kırmızı boya ile “İncir yemek selbes. Marangoz Orhan” yazılmış. Maalesef incir mevsimi olmadığı için yiyemiyoruz.

20180429_181806_HDR

Sonunda Güney kasabası göründü. Yamaçta kurulu olan kasabanın evleri fazla yüksek değil. Biraz daha yokuş çıkacağız demek ki.

20180429_183333_HDR

Kasabaya giriş yaptık, yolda kazı çalışmaları yapıldığı için cadde tamamen toprak. Ferdimen beni yokuşu çıkarken çekiyor arkamdan.

IMG_2628

Yokuşu çıkarken bir çeşme görünce duruyorum çeşmenin başında. İki tane geniş borudan su akıyor. Çeşmenin duvarı kayrak taşı ile kaplanmış. Beyaz bir mermer üzerinde “Kocapınar 1950 Belediye” yazılmış. Su iki bölmeli yalağın içine akıyor. Her olasılığa karşı sularımı dolduruyorum çeşmeden.

20180429_183650_HDR

Kasabanın merkezine geldik. Bisikletleri kahvenin birisinin önünde park ettik. Karşıda bir dükkanda yazılanları görünce dükkan tabelasını yakından çekiyorum. Tabelanın üstünde 34 Nolu sokak (TN. 4) tabelası sokağı belirtmiş. 4 B dükkan numarası. Dükkan tabelasında yazan ise; “Özen kundura tamircisi, O ŞİMDİ UZAKLARDa Ömer Kanlı

20180429_191430_HDR

İşin ilginç yanı dükkanda yazılı kartondan tabelalar. Büyük küçük harf karışık olarak şunlar yazılı;

AYAKKABI

TAMİRİ YAPILIR

HER RENK AYAKKABI

BoyanıR HeRkesin

istedigi paRaya

TamiR yapıLIR

(Nedense R harflerini hep büyük harf olarak yazmış kunduracı Ömer usta)

20180429_191434_HDR

Daha aşağıda;

AYAKabı

TamiRi GaRanTİ

YAPILIR

20180429_191438_HDR

Dükkanın başka bir yerinde de üç kartona şunlar yazılmış;

1. Karton

AYAKKABI

BOYANIR

İki yazı yazıcı ile düzgün yazılmış. İki yazı arasına;

Cila ile De

Boyanır

Cila ile De olur

yazılmış.

Daha küçük bir kartona;

Kaveye

gittim

Geliyorum

Bekle

Yazılmış.

3, Kartona görünen kısmı kadarıyla;

KKabı

boyanır

miRyaPILIR

Sağ üst köşede;

1 TL DİR

20180429_191450_HDR

Bu ilginç ayakkabı tamirci dükkanında yazılanları çekmemin sebebi ilginç yazılar ve en önemlisi de şu; Herkesin istediği paraya tamir yapılır yazması. Demek ki bu kasabada fakir çok ve yeni ayakkabı almasını bırak tamiri bile yaptıracak gücü yok.

Kasabanı meydanında kazı çalışmaları var. Kanalizasyon boruları döşeniyor. Yaklaşık 1.5 metre genişliğinde beton boru ve çalışma yapan traktör kepçe ve kamyonlar meydanda.

20180429_192414_HDR

Üzerinde iki kat ev olan kahvenin önünde bisikletlerimiz park halinde. Sonradan burasının belediyenin oteli olduğunu öğrendik.

IMG_2635

Akşam olmak üzere, karşıdaki belediye binasına giderek kalacak yer konusunda görüştük görevlilerle. Bu görüşmeyi daha çok istihbarat şefimiz Mehmet Aydın yapıyor. Ne de olsa Asker emeklisi. Bu konularda çok yetenekli olduğu kesin. Bisikletlerimiz Belediye önünde park halinde. Zafer kazanmış komutan edasıyla Mehmet belediyeden çıkmış bisikletini alarak bize doğru gelmekte. Belediyenin otelinde kalacağımızı Mehmet müjdeliyor bize.

20180429_192421_HDR

Kalacağımız otel deminki kahvenin üzerinde, bisikletleri otele götürüp görevliden anahtarı aldık. Çantaları odaya taşıdıktan sonra dışarı çıkıp pazar için tezgahını kurmuş bir pazarcıyı Ferdimen çekiyor. Tezgahın başında köylü, kafasında kasketi ile arkasındaki kasaya bir elini dayamış şekilde duruyor. Kasalarda domates, salatalık var, önündeki tezgahın üzeri kırmızı bir örtü ile örtülmüş. Herhalde pazar yarın kurulacak gibi.

IMG_2636

Ferdimen tezgahı çektikten sonra ben de hem Ferdimen’i hem de tezgahı olduğu gibi çekiyorum. Kırmızı örtülü tezgahın yanında patates serilmiş.

20180429_193235_HDR

Kahvenin bahçesinde çok basınçlı su akan bir çeşme var. Yalağın içi ve biraz yukarısı yosun tutmuş. Çeşmeden su basınçlı akarken arkada T borudan normal akan su var. Bu çeşmedeki su daha güzel olduğunu belirtiyor kahvedekiler. Daha önce çeşmeden doldurduğum suları dökerek buradaki çeşmeden dolduruyorum. Yukarıda bir halkaya bağlı uzun zincir çeşmeye kadar gelmiş. Ucunda da krom bir tas bağlı. Maalesef çeşmelerde olağan bir durum bardağı zincirle koruma altına almak. Bu ahlaksızlık ne zaman bitecek belli değil. Yalağın yanında iki saksı ve bir tahta kahve sandalyesi duruyor.

IMG_2638

Otelin odasına çıkıp odadaki yataklara yerleşiyoruz. Otelde çeşmelerden su akmıyor, tuvaleti bozuk işler durumda değil. Artık suyu aşağıdaki çeşmeden alacağız. İstihbarat şefimiz Mehmet yakınlarda hamam olduğunu öğreniyor. Havlumuzu, su donları ve temiz eşyaları alıp hamama giderek bir güzel yıkanıp keselendik. Sıcak su bizi kendimize getirip tüm yorgunluğu alıp hafifliyoruz. Terli çamaşırları bir sabun su ile yıkayıp pakladık. Temiz ve kuru elbiseleri giyip otele döndük odamıza. Odanın içine ip gererek çamaşırları astık kuruması için. Ferdimen beni eşyalarımı çıkarırken yatağın ucunda çekiyor. Odanın içinde üçten fazla yatak var.

IMG_2639

Akşam yemeğini yapmıyoruz çünkü istihbarat şefimiz yaptığı araştırmalarda yakınlarda ızgara salonu buluyor ve bizi oraya götürdü. Burada kelle paça çorbası, acı biber, sarımsaklı sirke ve bol limon ile karnımızı doyurduk. Ferdimen Mehmet ile beni masada boş çorba kaseleri ile çekiyor.

IMG_2640

Karnımızı doyurduktan sonra çayları da içerek bir süre daha lokantada oturduk. Fazla geç olmadan otele giderek odamıza çekildik. Bisikletleri otel içindeki koridora kilitledik bu ara. Telefonları ve şarj edilecek cihazları prize takıp şarj ediyoruz.  Sonrasında yatağa yatıp uyku moduna geçtik. Bu gün her ne kadar az yol yapsak ta Güney barajından sonra sert yokuş bizi çok yordu. Yaklaşık 600 metre tırmandık sayılır. 148 metreden 753 metre rakıma çıktık. Fazla zorlamaya gerek yok. Nerde tırak orda bırak.

Bu gün yaptığımız yol yaklaşık olarak 40 Kilometre civarı.

Aşağıda yaptığımız yolun haritası

Powered by Wikiloc